Kış mevsimine göre yaz mevsiminde bizi baştan çıkaran yiyecekler olabilir. Fakat rehavete kapılıp yiyeceklerin dozajını ayarlayamazsak sağlıklı beslenemeyiz ve kilomuzu korumak bir hayli güçleşir.
Sıcak havaların artmasıyla insanlar genelde şekerli soğuk içeceklere yönelirler. Bunlardan başında limonata, ıcetea, kola gelmektedir. Fakat bunların tüketimine gün içinde dikkat edelim, günde bir bardak şekerli asitli içecekler tüketebilirsiniz ama genelde yazın terle birlikte su kaybı olur, o yüzden vücudumuza bu elektrolitleri yerine kazandırmak için içecek olarak ayranla soda karışımı tüketirseniz çok daha iyi olacaktır. Yazın ağır yiyeceklerden, kızartmalardan kaçınalım, zaten havalar sıcak ve ağır yiyeceklerle vücudumuzu rehavete sokabiliriz.
Yazın bazı insanlar genelde yemek yemeyip sadece yoğun şekilde meyve tüketirler, buda yanlıştır. Günde 3-4 porsiyon meyve yaz mevsimi için yeterlidir. Tabi karpuz gibi şekerli meyveler vardır, onlardan da günde 1 veya 2 porsiyon tüketmeniz kilo kontrolü açısından daha doğru olacaktır.
Kilomu korumak istiyorum, diyetisyene gitmeli miyim?
Kilo koruma programı için bu alanda profesyonel olarak destek veren diyetisyenlere gidilmelidir. Çünkü her kişiye göre farklılık gösteren kilo koruma programı, kişiyi inceleyerek optimum yaşam planı çıkartılmalıdır. Sağlık durumu, yaşı, aktivite düzeyi, sosyal hayatı, metabolizma durumu hepsi diyetisyen tarafından belirlenerek, kişinin alması gereken enerji düzeyi doğru şekilde ve eğitim verilerek anlatılmalı, dengeli sağlıklı bir beslenme ile yaşam planı çıkartılmalı.
Bu şekilde diyetisyenle birlikte, bireysel kişiye özel bir diyet programı, aktivite programı çıkartıldığında çok daha güzel ileriye yönelik kalıcı bir koruma programı gerçekleştirilmiş olur. Önemli olan koruma programını belli bir bilinçle ve planla yapmak, onuda ancak diyetisyen aracılığıyla yapabiliriz.
Burada kişilerin yaptıkları en büyük hata, diyet dönemi bittikten sonra her şey tamam olmuş, düzgün bir şekilde devam edecekmiş gibi geliyor. Oysaki diyet yapılan süreç içerisinde, kişi belli bir enerji kısıtlamasıyla bırakıldığı için , eğer diyetisyenle birlikte bir koruma programı oluşturulmaz ise, kişi normal sosyal hayatına yavaş yavaş döndüğünde, kalorili besinleri nasıl tüketebileceğini bilmediği ve aktivite planı yapılmadığı için beli bir süre içinde çok hızlı biçimde kilo alacaktır. Çünkü kilo vermek, o programda olayın unu başarmak demektir. Asıl başarı olan kilo yu doğru bir şekilde korumayı öğrenmektir. Sonradan alacağınız kiloları vermenin bir mantığı yoktur.